Hey gidi Aykut Kocaman!.. Doğuştan zeki, çevik ve ahlaklı. Özsaygısı hakseverliği, feraset ve faziletleriyle maruf insan. Prensiplerin adamı. Peki... Nasıl oldu da bu kadar bariz şekilde “kullanıldı”? Evet, kullanıldı! Bayram değil seyran değilken “üç yıl” daha sözleşme yapıldı Metris’ten gelen emirle. * * * Aaa o da ne... Bir şaşkınlık, bir heyecan: “İnanın, ben de büyük bir sürprizle karşılaştım”! Aykut Kocaman’ın “+3” yorumu bu. Yahu Hoca’m, neresi sürpriz bunun? Hiç gazete okumuyor musun, ekrana bakmıyor musun? Hadi onları bırak Yönetim Kurulu’na kulak kabartmıyor musun? * * * Cihan Kamer ağzından kaçırdı, “Başkan adayı olacağım, Lippi’yi alacağım” dedi. Aziz Yıldırım cevabı yapıştırdı: “Daha biz ölmedik ki”. Yetmedi. Üç senelik kontratı uzattı Aykut Kocaman’ın önüne. Ve yine yetmemiş olacak ki, çok ağır tazminat maddeleri koyduracakmış Hoca’nın sözleşmesine. Lippi, Fenerbahçe’nin “II. Cumhuriyet’ine” kaldı! Cihan Kamer, gitti gider. Özetle, “üç yıl Aziz Yıldırım’dan başka ismi ‘başkanlık’ ile aynı cümlede kullanmak yasak”. Bu denklemi bir tek Aykut Kocaman mı kuramadı? * * * Aslında Kanaryasevenler Derneği’nden devleti yönetmeye talip partilere kadar her türlü sosyal ve siyasi oluşumun iktidar mücadelesinde var böyle vakalar. İster taktik deyin, ister manevra; mübahtır, haktır ve kurallara dahildir. Lakin Aykut Kocaman gibi bir fenomen bu legal kavgada nasıl enstrüman olarak kullanıldı. Orası sorgu sual ister. * * * “Sürpriz”i falan geçin bir kalem. Aykut Kocaman’ın izahı Aykut Kocaman’ın zekasına hakarettir ki, ben kabul edemem. “Kamer operasyonunun farkında olarak imza attı” da diyemem. Çünkü, normal koşullarda muhtemel bir başkan adayına kurulan barajdaki kum torbalarından biri olmayı kabul etmez Kocaman. O zaman... * * * Canı gönülden istediği “çatır çatır şampiyon olarak sicilini şaibelerden kurtarmak” idealinin bu sezon “suya düştüğünü” hesaplıyor olmalı Fenerbahçe Hocası. En azından şüphesi var! “Kıssadan hisse” Fenerbahçelilere. Olmazsa, yeni sezona yoldaşlar! Yeni sezonda UEFA kazası vuku bulursa, bir sezon toparlanma ve üç yıllık sözleşmenin sonunda kendi hayatının ve Fenerbahçe’nin hayati hedefi olan şampiyonluk... * * * Sonra... Sonrası kaymaklı ekmek kadayıfı! Tatmin olmuş, gücünün doruğuna ulaşmış “bir bilen” olarak en üst basamağa kurulup “haleflerini” tayin hakkı. Tıpkı Aziz Yıldırım’ın planları gibi. Bundan doğal bir şey var mı? Yok. Ancak, olayda iki sıkıntı var; biri Kocaman’ın “Bana da sürpriz oldu” cümlesi. Diğeri; çok iyi niyetle “şık bir motivasyon olarak da tanımlanabilecek” üç yıl temdit, bir yandan master planı desteklerken bir yandan da bu sezonun kötü falını açıyor sanki.
Milliyet |