Beşiktaş için belki de en önemli maçlardan bir tanesiydi Bamberg deplasmanı. Çünkü grupta ilk 4’e girmek için en az iki takımı geçmesi gereken temsilcimiz, geçtiğimiz hafta çift haneli farklarla devirdiği Partizan’dan sonra, Bamberg deplasmanından da galip ayrılarak, henüz ikinci hafta olmasına rağmen yolu yarılayabilirdi. Bunu başardı Kara Kartal, Almanya’da şov yaptı. Partizan maçındaki müthiş şut performansını bu maça da taşıdı ve ilk yarıyı 10’da 7, 3. çeyreğini 14’te 9 ve 40 dakikasını da 18’de 10 üçlük isabetiyle geçtiği maçta farklı bir galibiyet aldı. Hafta sonunda Telekom karşısında çok kötü hücum edilmesi ve sadece 60 sayı atılması, sanırım konsantrasyonla alakalı. Dün Almanya’daki isabet oranı, bir deplasman takımı için biraz şova kaçtı! Jerrells da 27 sayı atarak, bu hücum şovun kahramanı oldu. Ancak hücumdaki organizasyon sıkıntısının henüz tam anlamıyla aşılmadığını söylemeliyiz. Beşiktaş’ın mutlaka boyalı alanını devreye sokması lazım. 2 sayılık atışların büyük bölümünün de ya birebir oyunlar sonunda atılan orta mesafe şutlar, ya da hızlı hücumlarla geldiğini düşünürsek, potaya yaklaşmanın bir formülü bulunmalı. İleride, daha sert takımlara karşı oynarken, Beşiktaş sadece dış şutlara kalmamalı. Ancak savunma anlamında çok iyi işler yaptığını söyleyebiliriz Beşiktaş’ın, son 5 dakikalık hovardalığı saymazsak. Maçın başında Dasic ile başlamak ve Nachbar’ı kendi fiziğindeki bir isimle yavaşlatmak, Erman Kunter’in doğru bir kararıydı. Tıpkı rakibini başımızı ağırtan ikili oyunlarına karşı ilk çeyrek sonunda alan savunmasına dönmesi gibi. Falker, müthiş bir savunmacı olduğunu özellikle bu bölümde gösterdi. Tabii ki Muratcan’ı unutmak olmaz. Her yardıma yetişti, savunma bilgisinin ne kadar üst düzeyde olduğunu gösterdi. Gönül isterdi ki, 25’e kadar çıkan fark, son çeyrekte yenen 29 sayıyla 15’e düşmeseydi. Tabii ki bu fark da Beşiktaş’a yeter, ama Partizan maçından sonra aynı görüntünün bu maçta da sahaya yansıması alışkanlığa doğru gitmemeli. Milliyet |