Cluj maçından önce Ters Köşe’de “ümidim yok” diye yazmıştım... Herhangi bir Galatasaraylı ile farkımız, benim “tahminimi” yazmam onların susmasıydı.
Yoksa aynı fikirdeydik besbelli!
Nasıl mı anladım?
“Ümidim yok” yazısına tek olumsuz tepki gelmedi... Ne zaman ki, maç bitti Galatasaray kazandı; hurraaa...
“Özür dile Galatasaray’dan”!
Yahu insan “tahmini için” özür diler mi?..
Öyle olsa İddaa, Toto tahmincileri özür dilemekten tahmin yapmaya vakit bulamazlar değil mi?
Şu kadarını söyleyebilirim; tahminimde yanıldım. Ben, Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi defterini kapattığını sanmıştım.
Fatih Terim dışında herkes gibi!
Galatasaray’ın Cluj kaptanı Cadu’ya 320 bin Euro yollayarak şike yaptığını iddia eden Rumen gazeteci Roşu’ya gelince...
Belli ki, Rumenler de Galatasaray’ın havlu attığını sanmışlar, delikanlı gibi “yanlış tahmin etmişiz” demek yerine şok yenilgilerini saçma sapan gerekçelere dayandırmaya çalışıyorlar.

Kocaman’ın itirafı

Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman’ın AEL Limassol galibiyetinden sonra yaptığı basın açıklamasına takıldım!..
Ne demişti hatırlayın:
“... kadın - erkek bütün taraftarların bulunduğu bir ortamda, takımla taraftar arasındaki biraz kaybolmaya yüz tutan bağı kuvvetlendirmek için bu galibiyete fazla ihtiyacımız vardı”
Yani?
Aykut Kocaman “takımla taraftar arasındaki bağın” biraz kaybolmaya yüz tuttuğunu itiraf etti.
Bakın, “doğruluk/doğruculuk” tamam da... Bazı şeyler “tabu”dur kulüp-taraftar ilişkilerinde.
Yaşanması da istenmez, yaşanırsa da dile getirilmez. Dillendirirsen artık “limit” odur.
Bilmezden gelinir, görmezden gelinir ki, çıta oraya kadar inmesin. Yoksa, taraftarın her beğenmediği meselede “tepki” o noktadan başlar.
Milyonlara konuşanlar biraz dikkatli olacaklar.
Başkanının tek ve biricik ümidi “taraftar” ile ilgili Aykut Kocaman’ın bu tespiti, yersiz ve gereksizdi.

milliyet