Sezon başında Siirt’e gitmişti Fenerbahçe Ülker, anlamlı bir ziyaret için. Panelde bir genç, coach Pianigiani’ye takımın çok fazla sayı yediğini, buna nasıl önlem alacaklarını sormuştu. Coach da ‘basketbolun güzelliği bu, maçlar bol skorlu olsun, herkes keyif alsın’ yanıtını vermişti! Fenerbahçe’nin TOP 16’daki maçları bol skorlu geçiyor, Barcelona’da 178, dün 190 sayı gördük ama hiç keyif almadık! Ve ne yazık ki, o maçları coach tercihleri yüzünden rakibe bıraktık! Oyuna 4 kısayla başladık yine... Yıllardır bu düzende oynayan takımı kendi silahıyla vurmaya çalıştık. Sonuçta savunmada da tel tel döküldük ama maçı da o düzende tamamladık. Hücumda olağanüstü bir günündeydi takım, Bogdanovic şutlarıyla büyülerken, Emir ve McCalebb ile sürekli potaya gittik. Ancak savunma yapmadan olmuyor ki; yüzde 68 (25-17) ikilik, 7’de 4 (Yüzde 57) üçlükle oynadığın bir devrede maçı kopartamadıysan, 11 sayılık farkı yakalamışken maçı rakibe sunduysan bu işte bir terslik olduğunu kabul edeceksin. 2. yarının başında 11 sayı arka arkaya attı, maçı 41’le tamamladı Brown, onu izleyeceksin! Yıllardır hem milli takımda, hem sarı lacivertli forma altında, rakip guardlara nefes aldırmayan Ömer hiç aklına gelmeyecek, sadece 11 dakika forma giyecek. Uzunu olmayan rakibine karşı Oğuz’u hiç düşünmeyeceksin, savunmayı sertleştirebilecek Kaya’ya süre vermeyeceksin. Eğer Andersen 5 faul almasa, İlkan da oturacak, maçı yine yabancı beşle bitireceksin. Bir de Tripkovic geldi, yani maçları sadece yabancılarla oynayıp bitireceksin. Defterden tamamen sildiğin Türk oyuncuların ortaya koyacağı yüreği, hiç hesap etmeyeceksin! Olmuyor Pianigiani. Bu inadın yüzünden Fenerbahçe’nin bu mükemmel kadrosuna, gerçekten yazık edeceksin. Milliyet |