Rekabet böyle olur!.. “Bizim futbolcuya çok ceza verdin, onun başkana az ceza verdin” tahrişleri rekabet değildir.
İkide bir laf sokuşturmak, arkadan dolanmak, boşluğunu kollamak, incitmek, kırmak da rekabet değildir.
Ürün satış mağazalarının camını çerçevesini indirmek, rakip formalara azgın boğa gibi bakmak, iletişimi “dil” denilen bir numaralı insanlık becerisinin “en düşük seviyesinden” kurmak hiç değildir.
***
Olsa olsa rekabetin “amiyane” şeklidir bunlar ve yapanlara utançtan fazla bir getirisi yoktur.
İlkel dışavurumudur. Zavallılık gösterisidir.
Camiaların sicilini bozması da ayrı mesele...
Bakınız, rekabet böyle olur!..
Rakibin yükseliyorsa, yakalarsın.
Becerirsen geçersin.
Bir süredir yaşadığımız “Avrupa etiketli” muhteşem Fenerbahçe-Galatasaray rekabeti gibi...
***
Evet, bir gün öncesine kadar Galatasaray “Avrupa’da uzak ara” yapmak üzereydi. Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finale çıkmış, Real Madrid’le eşleşmiş, bu fırsatı mükemmel kullanıp Türkiye’nin değil Futbol Dünyası’nın gündemine oturmuştu.
Hele İspanya’dan umutlu bir skorla dönebilse... Fenerbahçe ancak mendil sallayabilirdi arkasından.
***
Tek olumsuzluk, kötü niyetli yaklaşım gördünüz mü sarı-lacivert camiadan?
Hayır.
Kendi işine bakan, ancak rakibi yakalama planları kuran bir Fenerbahçe.
Ve yükselen burcunu, kamaşmasın diye Fenerbahçe’nin gözüne tutmayan bir Galatasaray.
***
Tek şansı vardı Fenerbahçe’nin!
Galatasaray’dan bir üst tura tırmanmak.
24 saat sonra “şansın” altını kalınca çizdi Fenerbahçe. Lazio’dan “yarı final”in yarısını aldı ve Galatasaray’a derin bir fren yaptırdı.
Kırmadan, dökmeden, konuşmadan.
Rekabet böyle olur.
Böyle rakiplere saygı duyulur.
Şapka çıkarılır.
***
Bu mantık ve yaklaşımla, geride kalan da kazanır, öne geçen de.
Olay, futbol medeniyeti açısından şahane bir örnektir.
Alkışlar Galatasaray’a...
Alkışlar Fenerbahçe’ye.
Lakin, biz bunu çok sevdik.
İsteyince başarıyorlarsa, aynısını, aynı asaletle Süper Lig’de de beklemek hakkımızdır şimdi.
“Görevinizdir” falan demek istemiyorum. Sadece şunu bilsinler ki, böylesi çok güzel oluyor ve kendilerine çok yakışıyor.

Real’e niyet, Lazio’ya kısmet

Real Madrid -Galatasaray maç günü çıkan Ters Köşe’de, umutsuzluğum pek belli olmasın diye Galatasaray’ın ve Terim’in futbol şansına gönderme yapmış ve “Bir kırmızı kart bir de penaltı” dilemiştim futbolun meleklerinden! Melekler beni kırmadı. Lakin adresi şaşırdı!
Fenerbahçe, sakin ve kontrollü oyunun ödülünü bir kırmızı kart bir de penaltı ile aldı onlardan.
Ben de şikayetçi değilim Fenerbahçe de...
Ama Galatasaray’ın penaltısı yerine Burak’a sarı kart olmamalıydı bedeli!
Futbolun melekleri hakemler aslında.
İyisi de var şeytanı da.
Hakemlerimizin kıymetini bilelim.

SKORER