Şu bir gerçek ki, artık Fenerbahçe Ülker, bu tarz takımlara karşı, bir değil iki değil, üç gömlek daha üstün. Zaten biliyorduk Budivelnik karşısında boyalı alanda ezici bir üstünlük kuracağımızı. Vidmar’ın maçın başında art arda bulduğu basketler bunu bir kez daha kanıtladı; Lavrinovic’in erken üçlemesiyle bu üstünlük doruğa çıktı.
Boyalı alana giren her top sonuç getirdi F.Bahçe adına, devre sonunda 28’de 21 ile yüzde 75’lik yüzde bu seviyede kolay kolay görülebilecek bir istatistik değildi. Sadece savunmada sıkıntı vardı, Minnard konuk takımı oyunda tutuyordu ama onun balonu da, kenardan Ömer Onan gelinceye kadardı! Aslında zaten galibiyetin beklendiği Budivelnik maçının esas kazancı o oldu. Sezon başında sakatlığı nedeniyle uzun süre oynayamayan tecrübeli oyuncu da işin içine girdi, Telekom maçında da bu mesajı vermişti ama tabii ki Euroleague arenasında takımın savunmasını bu denli değiştirmek, üçlükleri sıra sıra rakip potaya göndermek daha önemli bir göstergeydi. Bir de Kleiza devreye girdi mi, F.Bahçe Ülker’in hücumda gerçekten durdurulması imkansız bir ekip haline gelmesi an meselesi. Çünkü kabul etmek gerekir ki, Fenerbahçe’nin hücum organizasyonları şiir gibi. Girer ya da girmez, o farklı ama her topun çok iyi seçilerek potaya gönderilmesi oyun içindeki disiplinin göstergesi. İkinci yarıda da benzer bir tempo içinde geçti karşılaşma, dün Fenerbahçe’ye 40 fark gerekse, o bile olabilirdi. Ancak maçı kimin kazandığı belli olduktan sonra Obradovic bugüne kadar yapmadığı kadar değişikliğe gitti. Belli ki aklında yarın oynayacağı Banvit maçı da vardı tecrübeli çalıştırıcının, takımını ligdeki liderlik mücadelesi öncesinde çok da yormak istemedi.

SKORER